28 Aralık 2011 Çarşamba

Otostopla Güney Doğu turu : GAZİANTEP

        Evet bu yazımda otostopla Güney Doğu turuna çıkmıştım bunu aktaracağım. Fakat tur uzun anı çok olduğu için tek seferde yazmayacağım. Yazı dizisi şeklinde anlatacağım.
        Her şey geçen yıl mayıs ayında internette sörf yaparken karşıma çıkan gapgenç isimli videoyu görmemle başladı...
       Öğrendik ki 6-9 mayıs arası Antep'te festival varmış. Her şey de karşılanıyor. Yol, konaklama, yeme içme her şey karşılanıyor sadece dönüş bize aitmiş. Durur muyuz? Ev arkadaşımla birlikte başvurduk. Kategorileri vardı başvuruların: gönüllü katılımcı sadece katılımcı gibi. Bizde gönüllü katılımcıya başvurduk. Ve sonuç açıklandı bizi de seçmişler...
       5 Mayıs gecesi yola çıkılacaktı. Bir sırt çantası bir de el çantası aldım yanıma ve yola çıktık. He festivale gidecekler için özel tren ayarlanmış Haydarpaşa'dan yola çıkıyor ve festivale gidecek olanları toplaya toplaya ilerleyecekti. Vee tren Eskişehir Enveriye garına geldi.
       Trene bindik yerimize oturduk. Festival trende başladı, sazlar darbukalar gitarlar, çalıp söyleniyor treni raydan çıkartacaklar adeta herkes oynuyordu. :) yol toplamda 22 saat sürdü dile kolay
22 saat. Gece 4 yada 5 o civarlarda Antep'e geldik kalacağımız yere kamp alanına vardık. Artık ANTEP'TE idik.
       Çadırlarda kalacaktık. Biz üç arkadaştık biri ile trende tanışmıştık. Üç kişi 12 kişilik çadırda kaldık :) Birileri sabah 10 da kalkılacak gibi bir şeyler söylüyordu uyku sarhoşluğuna duymamışız duyduysakta umursamadan yattık ve 12 ye doğru kalktık ortalık bom boş bir kaç kişi vardı. Biz uyurken millet kahvaltısını yapmış kayıt yaptırmış gençlik evine doğru gitmişlerdi. Geç kalmanın cezasını çektik çünkü herkes iş bölümlemelerini yapmış görev almış biz geç kaldığımız için bize iş kalmamıştı.
        Bizde durumu fırsata çevirelim dedik ve başladık Antep turuna :)
        Her yere gitmeye çalıştık kalesine, tarihi ömerağa mahallesine, eğlence merkezlerine :) eğlence merkezine gittik ev arkadaşımla beraber giriş 10 tl girdikten sonra her şey sınırsız. Deli gibi eğlendik herşeye 3 kere 5  kere bindik bıkana kadar bindik. :) Su kayağına bindik kuru bindik sucuk gibi olup indik, korku tüneli hızlı tren vs vs ne varsa bindik parası ile değil mi bizde paranın hakkını çıkartalım dedik. Ee eğlenmek bizimde hakkımız başlasın eğlence dedik veee iste resimler anlatsın söz karelerde şimdi...



         
        Bakırcılar çarşısı çok güzel antika ya merakı olanın kesinlikle bakırcılar çarşısına ve kalenin kıyısı boyunca dizilmiş bakırcı dükkanlarına uğraması gerek. Zamana direnen bakırcılar hala var ve bunu görmek insanı mutlu ediyor. Dükkan da samimiyet tarih kokuyor adeta.
         Tarihi evler restore edilmiş cafe çay bahçesi yapılmış sakin müzik eşliğinde orada çay yudumlamak insanın ruhunu dinlendiriyor adeta. Eğer Antep'e yolunuz düşerse  nohutlu dürüm yeyin değişik tat ve tavsiye ederim güzeldi bayağı.
         Evet önceden duymuştum Antep'in insanı iyidir misafirperverdir diye ama bu kadarı da fazla selam vermeye gelmiyo :) hemen buyur çayımızı iç gel yemek yiyelim misafirimiz ol diyorlar başlarının üstünde taşımadıkları kalıyor tek.
        Bir dükkana girip biraz sohbet et abi bu ne kadar diye soruyorsun al bizden hediyemiz olsun diyorlar. Üç arkadaş mahalle aralarında gezerken kapıda torununu kucağına almış yemek yedirmeye çalışan bir teyze gördük selam verdik hal hatır ediyorduk ki bi baktık evdeyiz çay demlenmiş sohbete orda devam ediyoruz :) Çayda kaçak çay ama haa. Babaanne diye insanın yanakları sıkası geliyordu. :) teyzeciğimiz dedi keşke vaktiniz kalsanız size köfte yapsam diye. Tamam iyi insanlarsınız da bu kadar da olmayın alışkın değiliz :)
        Ee birde kamp alanı var gece toplanıyoruz meydana 3 4 tane ateş yakılıyor ve üstlere battaniyeler alınmış ateşin etrafına oturulmuş sarkılar türküler söyleniyor.
         Her ateş başında enstrümanı olan biri ya saz çalıyor ya gitar yada darbuka. kürtçe türkçe şarkılar söyleniyor eğleniliyor. Oraya üç arkadaş gittik fakat herkesle tanışıyorsun bir sürü arkadaşımız olmuştu. Türkiye'nin heryerinden gelen vardı ve yurt dışından gelenlerde vardı. Panayır alanı kurulmuştu ve herkes kendi derneğini kulübünü tanıtıyordu heryerden gidip bilgi alıyor ne gibi etkinliği varsa katılıyorduk ve çok şirin insanlarlar arkadaş olmuştuk :)
         Her akşam bir konser vardı. Hayko çepkin, Aylin aslım, Şantel(disko disko partizani) ve daha bir sürü kişi gelmişti. Gün boyu gez akşam konser gece açık hava filmleri ateş başı şarkıları ve ücretsiz hani daha ne isteyebilir ki insan diyesi geliyor insanın. :)
         Tabi her güzel şey gibi bununda bitme zamanı gelmişti. Son gecemiz idi orada, sabah grup halinde bir gezi yapılacak sonrada geriye dönüş için herkes başının çaresine bakacaktı. Herkes birbiri ile tanışıyo nerden geldin ne yaptın lı sohbetler ediyordu. Ev arkadaşımla dişlerimizi fırçaladık ve o ara bir kızla erkek yan tarafımızda duruyolardı onlarla tanıştık... Bize neler yaptıklarını nereleri gezdiklerini anlattılar...




        Evet festival bitmişti ama biten festivaldi aslında her şey daha yeni başlıyorduuuuu :)

                     Bekleyin her şey şimdi başlıyor devamı geliyor sonra ki yazılarımda...








4 yorum:

Adsız dedi ki...

tebrikler yeni yerler gormen gezmen temennisiyle

Adsız dedi ki...

yazı dizisinin devamını merakla bekliyorum iyi gezmeler

sinem demirci dedi ki...

bu sene yine gidiosun demi?

rc.gezgin dedi ki...

bakalım kesin değil daha.